izlenmez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
izlenmez etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster



Biri Bu İlgi ve Kariyer Manyağına Dur Desin Artık

Türkiye'de para ve şöhret için YoTube'u kullanıp türlü maymunluklar yapan her meslekten insan var ve muhtemelen kimse bir akademisyenin de böyle bir yola başvuracağını tahmin etmiyordu ama oldu.

Bu akademisyen arkadaş kanalında yıllardır büyük bir heyecanla ülkedeki liyatsızlık, yolsuzluk vb sorunlarda bir şeyler anlatıyor ve nihayetinde gençlere hitap ettiği için de artık yaptığı şeyin ucunu öyle kaçırdı ki, onların ilgisini çekmeye çalışırken bir sosyal medya maymununa dönüştü.

İşin en kötü yani gençlere umut verip onları bu zor dönemde ayakta tutmaya çalışması gerekirken, onları sürekli "fakirler" diyerek aşağılıyor, bunalıma sürüklüyor ve karamsarlık aşılamaya çalışıyor. Bunu videolarla yapması yetmedi bir de bu zırvalarını kitap haline getirdi...

Bu arkadaş aklınca sanki bizim bilmediğiz şeyleri anlatıyormuş halleri ile sürekli saçma saçma videolar çekip duruyor. Etrafından da kimse uyarmadığı için herhalde nasıl sahte ve yapmacık gözüktüğünün de farkında değil. Kendisini uyarmak farz ldu artık.

Bu arada, bütün bu karamsar ve boş işleri yapıp gençleri boşvermişiğie iterken kendisi kariyeri için arkada çalışıp profesör de oldu ve bunu da her videosunda sürekli gözümüze sokarak küstah küstah sırıttığı videolar yaptı ve sonra yetmedi kitap da yazdı ve istediği oldu artık ülkecek tanınan birine dönüştü.

Yani kitlesine "yandık bittik" diye videolar satarken bir yandan kendisi şöhret ve kariyerinden hiç ödün vermeden ilerlemeye çalışıyor.

En son geçen hafta bir video incelememizde anlattığımız gibi kendiyle de çelişecek şekilde 'geriye dönsem namussuzun önde gideni olurdum' anlamına gelen bir video bile yayınladı ve şimdiye kadar liyakatsızlık ve ülkedeki yolsuzluklar üzerine ettiği tüm eleştirilileri kendine açılan iki dava ile  geri aldı.

Bu arkadaşın nasıl bir histeri yaşadığını yine akademiden bir psikiyatr veya psikolog yazarsa çok memnun oluruz; çünkü zaten intihar eşiğinde yaşayan kitlesine çok kötü etkileri olacak videolar yapıyor ve onlara "Çok çalış başarısız ol " gibi abuk abuk kitaplar da yazıp satıp onların sırtından para kazanmaya bile çalışıyor..

Her ne olursa olsun şartlar Ülkenin bilim ve kültür üreten yerleri olan üniveristeler üzerinden öğrencilere ve ş hayatına dair Akademiklink ismi ile bu tür kişisel ihtirasla saçmalıklar saçmak gerçekten mide bulandırcıı olmaya başladı. Videolarında yaptığı abuk prodüksiyonlar ise cabası.

Bu kadar işgüzar ve şaklabanca bir akademisyenliğe veya influencerlığa bu gençliğin maruz kalması da çok kötü bir durum açıkcası.

Özellikle işsizlik yüzünden depresyonda olan ve intiharların da arttığı bir dönemde bu tür sorumsuz karamsarlık yayan eğitimli kişilerinde popüler olması gerçekten üzücü.

#izlenmez olarak etiketliyoruz kanalı..

Yayın ayarları Etiketler akademiklink, izlenmez Yayınlanma tarihi 3.11.2024 16:10 Bağlantılar Kalıcı Bağlantı https://www.vidyola.com/2024/11/biri-bu-ilgi-ve-kariyer-manyagna-dur.html Başlık Bağlantısı Ek Bağlantılar Konum Arama Açıklaması Seçenekler Özel Robot Etiketleri

Biri Bu İlgi ve Kariyer Delisine Dur Desin Artık



Biri Bu İlgi ve Kariyer Manyağına Dur Desin Artık

Türkiye'de para ve şöhret için YoTube'u kullanıp türlü maymunluklar yapan her meslekten insan var ve muhtemelen kimse bir akademisyenin de böyle bir yola başvuracağını tahmin etmiyordu ama oldu.

Bu akademisyen arkadaş kanalında yıllardır büyük bir heyecanla ülkedeki liyatsızlık, yolsuzluk vb sorunlarda bir şeyler anlatıyor ve nihayetinde gençlere hitap ettiği için de artık yaptığı şeyin ucunu öyle kaçırdı ki, onların ilgisini çekmeye çalışırken bir sosyal medya maymununa dönüştü.

İşin en kötü yani gençlere umut verip onları bu zor dönemde ayakta tutmaya çalışması gerekirken, onları sürekli "fakirler" diyerek aşağılıyor, bunalıma sürüklüyor ve karamsarlık aşılamaya çalışıyor. Bunu videolarla yapması yetmedi bir de bu zırvalarını kitap haline getirdi...

Bu arkadaş aklınca sanki bizim bilmediğiz şeyleri anlatıyormuş halleri ile sürekli saçma saçma videolar çekip duruyor. Etrafından da kimse uyarmadığı için herhalde nasıl sahte ve yapmacık gözüktüğünün de farkında değil. Kendisini uyarmak farz ldu artık.

Bu arada, bütün bu karamsar ve boş işleri yapıp gençleri boşvermişiğie iterken kendisi kariyeri için arkada çalışıp profesör de oldu ve bunu da her videosunda sürekli gözümüze sokarak küstah küstah sırıttığı videolar yaptı ve sonra yetmedi kitap da yazdı ve istediği oldu artık ülkecek tanınan birine dönüştü.

Yani kitlesine "yandık bittik" diye videolar satarken bir yandan kendisi şöhret ve kariyerinden hiç ödün vermeden ilerlemeye çalışıyor.

En son geçen hafta bir video incelememizde anlattığımız gibi kendiyle de çelişecek şekilde 'geriye dönsem namussuzun önde gideni olurdum' anlamına gelen bir video bile yayınladı ve şimdiye kadar liyakatsızlık ve ülkedeki yolsuzluklar üzerine ettiği tüm eleştirilileri kendine açılan iki dava ile  geri aldı.

Bu arkadaşın nasıl bir histeri yaşadığını yine akademiden bir psikiyatr veya psikolog yazarsa çok memnun oluruz; çünkü zaten intihar eşiğinde yaşayan kitlesine çok kötü etkileri olacak videolar yapıyor ve onlara "Çok çalış başarısız ol " gibi abuk abuk kitaplar da yazıp satıp onların sırtından para kazanmaya bile çalışıyor..

Her ne olursa olsun şartlar Ülkenin bilim ve kültür üreten yerleri olan üniveristeler üzerinden öğrencilere ve ş hayatına dair Akademiklink ismi ile bu tür kişisel ihtirasla saçmalıklar saçmak gerçekten mide bulandırcıı olmaya başladı. Videolarında yaptığı abuk prodüksiyonlar ise cabası.

Bu kadar işgüzar ve şaklabanca bir akademisyenliğe veya influencerlığa bu gençliğin maruz kalması da çok kötü bir durum açıkcası.

Özellikle işsizlik yüzünden depresyonda olan ve intiharların da arttığı bir dönemde bu tür sorumsuz karamsarlık yayan eğitimli kişilerinde popüler olması gerçekten üzücü.

#izlenmez olarak etiketliyoruz kanalı..

Yayın ayarları Etiketler akademiklink, izlenmez Yayınlanma tarihi 3.11.2024 16:10 Bağlantılar Kalıcı Bağlantı https://www.vidyola.com/2024/11/biri-bu-ilgi-ve-kariyer-manyagna-dur.html Başlık Bağlantısı Ek Bağlantılar Konum Arama Açıklaması Seçenekler Özel Robot Etiketleri


Akademiklink daha bu kadar popüler olmadığı dönemde de kanalı incelemiş bir kaç videosunu övmüş ve bir kaç videosunu da yermiştik. Ama aklımızda bu adamın pek tekin olmayan ve güvenilmeyecek arkada kalan yanlış yönleri olan bir tip olduğuna dair şeyler de hep vardı. Çünkü çok fazla ergen youtuber gibi hareketleri vardı ve yüz ve mimik hareketlerinden belli oluyordu. Zaten son dönemde pil ve su markası kıyası yapan akademi ve eğitimle ilgilisi olmayan abıuk videolarını görünce iyice kıllanmıştık kendisi hakkında.

Ve yanılmadığımızı da son videosuyla kanıtladı.

Nasıl mı? Çıktı ve son yıllarda kendisini insanların takip edip ünlü yapmasına sebep olan yolsuzluk ve likaykatsızlık üzerine eleştirilerindeki, söylediği ve savunduğu her şeyi silip atan bir video yayınladı ve "bugün kü aklım olsa geçmişte hiç namusszun önde gideni olurdum" minvalinde içerikli video yayınladı..

Evet, evet yanlış duymadınız tam da bu anlama gelen videoyu; o her zamanki gibi bakın ben profesor oldum kibirli edalarıyla yaptığı açılış videosu sonrasında şak diye itiraf etti.

Gerçekten izlerken utandık kendisi adına, hitap ettiği kitleyi gençleri ve onları bu kadar kötü etkileyecek ve onları ülkemizden ve cumhuriyetimizden ve dahası hayattan ve doğrulardan vazgeçirip onları yanlış yollara sürükleyecek şekilde, aklınca "bakın size gene %100 samimiyet içeren düşüncelerimi anlattığım bir video yapıyorum" soslu bir bu videoyu da bir dürüstlük örneği bir hünermiş gibi yürüyerek pis pis sırıtarak kaydetmesi ve yayınlaması gerçekten ibretlik olmuş YouTube ve akademi dünyası içinde

Evet, arkadaşlar öğrenin ve tanıyın böyle tipleri, zaten sporda sanatta siyasette çok örnekleri var, ama Türkiye böyle bir yer işte; sayenizde ünlü olup bundan sonra akademiyi bile bıraksa sadece Youtuber'lıkla geçinecek biri çıkıp sizin duygularınızla ve ilkelerinizle oynamanıza sebep olacak şekilde korkak bir dönek olduğunu itiraf edebilir ve tam bir U dönüşünü yapabilir

Ama şunu unutmuş ki adama sorarlar; 'arkadaşım sen prof olacak zekaya sahipsin, senle bu videoları yaptıktan sonra çok uğraşacaklarını davalar açacaklarını biliyordun, o zaman peki neden şimdi hakkında sırf iki üç dava açıldı veya tehdit edildin diye, böyle hararetle anlatıp 100 binlerce kişiyi kanalına abone yaptırıp seni ünlü yapan bu davandan vazgeçtiğini, teslim olduğunu ifade ettiğin bu videoyu çekiyorsun? Hiç mi utanmıyorsun seni takip eden gençlere karşı?' derler...

O kadar arsız histerik bri kişilikli videyoya yapılan 

"Şimdiki aklınız olsaydı Babişko Osman olurdunuz hocam." yorumuna

"Tam olarak öyle valla :))" diye cevap vermiş...
 
Gerçekten ibretlik bir kişi bu arkadaş arasıra bu videosunu hatırlayıp kendinize gelebilirsiniz. 

Kanalını ve kendisini #izlenmez ve #niyeyadedirtlenler olarak etiketliyoruz. Uzak durun ve insanlara da bu yazımızı önerin.


Akademiklink Kanalının Sahibi Rezil Dönek Bir Profesörmüş Meğer


Akademiklink daha bu kadar popüler olmadığı dönemde de kanalı incelemiş bir kaç videosunu övmüş ve bir kaç videosunu da yermiştik. Ama aklımızda bu adamın pek tekin olmayan ve güvenilmeyecek arkada kalan yanlış yönleri olan bir tip olduğuna dair şeyler de hep vardı. Çünkü çok fazla ergen youtuber gibi hareketleri vardı ve yüz ve mimik hareketlerinden belli oluyordu. Zaten son dönemde pil ve su markası kıyası yapan akademi ve eğitimle ilgilisi olmayan abıuk videolarını görünce iyice kıllanmıştık kendisi hakkında.

Ve yanılmadığımızı da son videosuyla kanıtladı.

Nasıl mı? Çıktı ve son yıllarda kendisini insanların takip edip ünlü yapmasına sebep olan yolsuzluk ve likaykatsızlık üzerine eleştirilerindeki, söylediği ve savunduğu her şeyi silip atan bir video yayınladı ve "bugün kü aklım olsa geçmişte hiç namusszun önde gideni olurdum" minvalinde içerikli video yayınladı..

Evet, evet yanlış duymadınız tam da bu anlama gelen videoyu; o her zamanki gibi bakın ben profesor oldum kibirli edalarıyla yaptığı açılış videosu sonrasında şak diye itiraf etti.

Gerçekten izlerken utandık kendisi adına, hitap ettiği kitleyi gençleri ve onları bu kadar kötü etkileyecek ve onları ülkemizden ve cumhuriyetimizden ve dahası hayattan ve doğrulardan vazgeçirip onları yanlış yollara sürükleyecek şekilde, aklınca "bakın size gene %100 samimiyet içeren düşüncelerimi anlattığım bir video yapıyorum" soslu bir bu videoyu da bir dürüstlük örneği bir hünermiş gibi yürüyerek pis pis sırıtarak kaydetmesi ve yayınlaması gerçekten ibretlik olmuş YouTube ve akademi dünyası içinde

Evet, arkadaşlar öğrenin ve tanıyın böyle tipleri, zaten sporda sanatta siyasette çok örnekleri var, ama Türkiye böyle bir yer işte; sayenizde ünlü olup bundan sonra akademiyi bile bıraksa sadece Youtuber'lıkla geçinecek biri çıkıp sizin duygularınızla ve ilkelerinizle oynamanıza sebep olacak şekilde korkak bir dönek olduğunu itiraf edebilir ve tam bir U dönüşünü yapabilir

Ama şunu unutmuş ki adama sorarlar; 'arkadaşım sen prof olacak zekaya sahipsin, senle bu videoları yaptıktan sonra çok uğraşacaklarını davalar açacaklarını biliyordun, o zaman peki neden şimdi hakkında sırf iki üç dava açıldı veya tehdit edildin diye, böyle hararetle anlatıp 100 binlerce kişiyi kanalına abone yaptırıp seni ünlü yapan bu davandan vazgeçtiğini, teslim olduğunu ifade ettiğin bu videoyu çekiyorsun? Hiç mi utanmıyorsun seni takip eden gençlere karşı?' derler...

O kadar arsız histerik bri kişilikli videyoya yapılan 

"Şimdiki aklınız olsaydı Babişko Osman olurdunuz hocam." yorumuna

"Tam olarak öyle valla :))" diye cevap vermiş...
 
Gerçekten ibretlik bir kişi bu arkadaş arasıra bu videosunu hatırlayıp kendinize gelebilirsiniz. 

Kanalını ve kendisini #izlenmez ve #niyeyadedirtlenler olarak etiketliyoruz. Uzak durun ve insanlara da bu yazımızı önerin.


Gazeteci olan bu Youtuber arkadaş 'büyük resmi görün bakın size onu gösteriyorum' derken adeta saçmalamış.

Hadi diyelim ki, kızlar Semih'i sonu şiddetle biten bu yola soktu ve bütün tüm anlattıkların doğru olsa bile, bu anlatım çok çirkin çünkü başrolde olan da güçlü olan da katil olan gene Semih... 

Ortada tek bir katil var yani ne sırayla birbirini kesen ne de beraber ölmeye çalışma durumu yok, yani el ele uçurumdan atlayanlar yok bu olayda, bir erkek 2 kızı kesiyor parçalıyor.

Şunu da düşün katil Semih insanlar oraya toplanıp kışkırtmasa atlamayabilirdi de... 

Suçu katliami bölüştürmeye çalışan şu mantıkla Mustafa KILIÇ olarak sen de başkaları tarafından her an yanlışa sürüklenip büyük suçlar işleyip sonra başkasını suçlayacak bir profilde bir kişilik olduğunu da anlatmış oluyorsun. Yani saçmalıyorsun.

Kendini aklamak için de psikolog tutman video da konuşturman tam bir ucuzluk örneği. 

Eğer büyük resmi görmek ve bir sorumlu bulmaksa amacın varsa mesela devletten ve ailelerden başlayabilirsiniz. Amacınız sadece satanizm üzerinden İslam'a yontmaksa o zamanda baltayı taşa vuruyorsunuz çünkü bu 3 gençte ortalama geleneksel muhafazakar ailelerden geliyor bildiğimiz kadarıyla. 

Sorgulayın o zaman anne babalarını neleri verememişler de İslam adına böyle olmuşlar bu çocuklar ya da katili tedavi edemeyen ve içeri atmayan devletin hakimi ve doktorlarını pskiyatlarını sorgulayın.. Ya da ikinci cinayete yetişip engelleyemeyen polisi sorgulayın birazda... Yapamazsının çünkü samimi değilsiniz.

#izlenmez #kötüperformans #niyeya etiketleri ile etiketliyoruz kanalı ve videosunu

Fatih Katliamı Bu Kadar Yanlış Anlatılamaz

Gazeteci olan bu Youtuber arkadaş 'büyük resmi görün bakın size onu gösteriyorum' derken adeta saçmalamış.

Hadi diyelim ki, kızlar Semih'i sonu şiddetle biten bu yola soktu ve bütün tüm anlattıkların doğru olsa bile, bu anlatım çok çirkin çünkü başrolde olan da güçlü olan da katil olan gene Semih... 

Ortada tek bir katil var yani ne sırayla birbirini kesen ne de beraber ölmeye çalışma durumu yok, yani el ele uçurumdan atlayanlar yok bu olayda, bir erkek 2 kızı kesiyor parçalıyor.

Şunu da düşün katil Semih insanlar oraya toplanıp kışkırtmasa atlamayabilirdi de... 

Suçu katliami bölüştürmeye çalışan şu mantıkla Mustafa KILIÇ olarak sen de başkaları tarafından her an yanlışa sürüklenip büyük suçlar işleyip sonra başkasını suçlayacak bir profilde bir kişilik olduğunu da anlatmış oluyorsun. Yani saçmalıyorsun.

Kendini aklamak için de psikolog tutman video da konuşturman tam bir ucuzluk örneği. 

Eğer büyük resmi görmek ve bir sorumlu bulmaksa amacın varsa mesela devletten ve ailelerden başlayabilirsiniz. Amacınız sadece satanizm üzerinden İslam'a yontmaksa o zamanda baltayı taşa vuruyorsunuz çünkü bu 3 gençte ortalama geleneksel muhafazakar ailelerden geliyor bildiğimiz kadarıyla. 

Sorgulayın o zaman anne babalarını neleri verememişler de İslam adına böyle olmuşlar bu çocuklar ya da katili tedavi edemeyen ve içeri atmayan devletin hakimi ve doktorlarını pskiyatlarını sorgulayın.. Ya da ikinci cinayete yetişip engelleyemeyen polisi sorgulayın birazda... Yapamazsının çünkü samimi değilsiniz.

#izlenmez #kötüperformans #niyeya etiketleri ile etiketliyoruz kanalı ve videosunu


İlker Canikligil, Sinan Çetin'den sonra bayrağı dijitalde devralmış almış, mesleği reklamcılık yönetmenlik olan ve son dönemin ülke için en zararlı liboşlarından birisi. Bir virüs gibi adeta insanları zehirlemek ve ele geçirmeye çalışıyor; ülke gerçekleriyle alakası olmayan liboş ideolojisi ile.  Kendisini pis pis gevşek bir şekilde sürekli sırıttığı Flu TV videolarından ve ülke hakkındaki tüm ciddi konuları "en iyisini ben bilirim edasıyla" alaya almasından biliyoruz.

Ülkenin gittiği noktan dolayı bu pis sırıtması ve gevşek entel sohbetler içeren videoları o kadar tuttu ki, entel nişantaşı ve kadiköy liberal ve liberal solcularını Katıl butonu ile nasıl sağdığını gören başka türevleri de kısa sürede ortaya çıktı. 49W bunlardan birisi.

Tipolojileri ve üslupları nerdeyse birbirinin aynısı olan ve savaşta askerde arka safta bile görev verilmeyecek kadar güven vermeyen bu tipler akıllarınca sürekli Youtube'da siyaset ahkamı kesiyor ve ülkemizin militarist ve yasakçı devletçi geçmişi üzerine kurdukları "vatansızlık" diyebileceğimiz ülkesini kariyerleri ve para için her zaman satmaya hazır olup batıya hayran olan liboşluk ideolojilerini yaymak için canhıraş çalışıyor ve durmadan liboş propaganda videoları üretiyorlar. Gençlerin beynini yıkamak onları da kendileri gibi "vatansız birer liboş" yapmak için her yolu deniyorlar açıkcası.

Ve bu video da Flu TV 49W'yi konuk ediyor ve birbileriyle liboşluk yani vatansızlık yarışı yapıyorlar adeta ve saçmalıkları da had safada...

Videoda 10:50 de bir yerde teknolojik gelişmelerin bireysel zenginlik olduğunu zırvalıyor İlker CANİKLİGİL ve buna karşı 49W den Ömer de bir argüman sunamıyr ve Ömer'i habire kendisi liboş yapmakla uğraşıyor ama yarı liboş olan Ömer bu tuzağa düşmüyor nedense?.

Öncelikle sayın liboş İlker bey nasıl oluyor 1950'de evi ve radyosu olan kişi 2024'te ki kira ödeyip akıllı telefon kullanan kişiden daha zengin oluyor? Bu şekilde video altında sorduk yorumda ama yorumlarda cevap olarak "ortalama zenginlik arttı ama" diyorsunuz ve sonra yazdığımız cevabımızı habire siliyorsunuz? Neden?

Burdan yazalım o zaman, kimse kimsenin ortalamasıyla yaşamıyor... Kimse kimsenin ortalamasıyla yaşamıyor; çünkü herkesin geliri kendi çapında... Cumhurbaşkanı RTE'ye göre de yıllık gelir kişi başına 13000 dolar, yani 500 bin tl ama ülkenin yarısı asgari ücretle yıllık 200 bin tl kazanıyor... Yani 1980 de evinde radyosu olup ama evi olan kişi 2024 te evi olmayı hem televizyonu hem bilgisayaır hem de akıllı telefonu olandan daha zengindir.

O zaman nasıl oluyor ortalama zenginlik artıyor nüfusun yarısı asgari ücretle çalışırken 2024 te ve çoğusu kirada ve evsizken?. 

#izlenmez olarak etiketliyoruz kanalı, bulaşmayın bakmayın geçin alacağınız hiç bir şey bu kanalda sadece kavramların ismi ve içi boşaltılmış halini duyarsınız ve sabah akşam ülkenize küfredersiniz pis pis sırıtarak ve sonucunda bunların seçtiği liberal sağcılar tarafından soyulursunuz..



Liboşlar ve Sol Liboşlar Birbirini Ağırlıyor... Flu TV + 49W


İlker Canikligil, Sinan Çetin'den sonra bayrağı dijitalde devralmış almış, mesleği reklamcılık yönetmenlik olan ve son dönemin ülke için en zararlı liboşlarından birisi. Bir virüs gibi adeta insanları zehirlemek ve ele geçirmeye çalışıyor; ülke gerçekleriyle alakası olmayan liboş ideolojisi ile.  Kendisini pis pis gevşek bir şekilde sürekli sırıttığı Flu TV videolarından ve ülke hakkındaki tüm ciddi konuları "en iyisini ben bilirim edasıyla" alaya almasından biliyoruz.

Ülkenin gittiği noktan dolayı bu pis sırıtması ve gevşek entel sohbetler içeren videoları o kadar tuttu ki, entel nişantaşı ve kadiköy liberal ve liberal solcularını Katıl butonu ile nasıl sağdığını gören başka türevleri de kısa sürede ortaya çıktı. 49W bunlardan birisi.

Tipolojileri ve üslupları nerdeyse birbirinin aynısı olan ve savaşta askerde arka safta bile görev verilmeyecek kadar güven vermeyen bu tipler akıllarınca sürekli Youtube'da siyaset ahkamı kesiyor ve ülkemizin militarist ve yasakçı devletçi geçmişi üzerine kurdukları "vatansızlık" diyebileceğimiz ülkesini kariyerleri ve para için her zaman satmaya hazır olup batıya hayran olan liboşluk ideolojilerini yaymak için canhıraş çalışıyor ve durmadan liboş propaganda videoları üretiyorlar. Gençlerin beynini yıkamak onları da kendileri gibi "vatansız birer liboş" yapmak için her yolu deniyorlar açıkcası.

Ve bu video da Flu TV 49W'yi konuk ediyor ve birbileriyle liboşluk yani vatansızlık yarışı yapıyorlar adeta ve saçmalıkları da had safada...

Videoda 10:50 de bir yerde teknolojik gelişmelerin bireysel zenginlik olduğunu zırvalıyor İlker CANİKLİGİL ve buna karşı 49W den Ömer de bir argüman sunamıyr ve Ömer'i habire kendisi liboş yapmakla uğraşıyor ama yarı liboş olan Ömer bu tuzağa düşmüyor nedense?.

Öncelikle sayın liboş İlker bey nasıl oluyor 1950'de evi ve radyosu olan kişi 2024'te ki kira ödeyip akıllı telefon kullanan kişiden daha zengin oluyor? Bu şekilde video altında sorduk yorumda ama yorumlarda cevap olarak "ortalama zenginlik arttı ama" diyorsunuz ve sonra yazdığımız cevabımızı habire siliyorsunuz? Neden?

Burdan yazalım o zaman, kimse kimsenin ortalamasıyla yaşamıyor... Kimse kimsenin ortalamasıyla yaşamıyor; çünkü herkesin geliri kendi çapında... Cumhurbaşkanı RTE'ye göre de yıllık gelir kişi başına 13000 dolar, yani 500 bin tl ama ülkenin yarısı asgari ücretle yıllık 200 bin tl kazanıyor... Yani 1980 de evinde radyosu olup ama evi olan kişi 2024 te evi olmayı hem televizyonu hem bilgisayaır hem de akıllı telefonu olandan daha zengindir.

O zaman nasıl oluyor ortalama zenginlik artıyor nüfusun yarısı asgari ücretle çalışırken 2024 te ve çoğusu kirada ve evsizken?. 

#izlenmez olarak etiketliyoruz kanalı, bulaşmayın bakmayın geçin alacağınız hiç bir şey bu kanalda sadece kavramların ismi ve içi boşaltılmış halini duyarsınız ve sabah akşam ülkenize küfredersiniz pis pis sırıtarak ve sonucunda bunların seçtiği liberal sağcılar tarafından soyulursunuz..



Türkiye gerçekten haini ile meşhur bir ülke. Sırf ülkesindeki mevcut ekonomik durumu yaşam şartlarını halkı beğenmiyorlar diye tamamen kariyerleri ve kişisel çıkarları için daha iyi buldukları batıya dümen kıran ve sabah akşam batı değerleri üzerinden ülkesine doğduğu büyüdüğü toprakların insanlarına  ve değerilerine sövenlerle doldu taştı topraklarımız.

Malum batıya gidip batının ne mal olduğunu görüp dönüp ülkemize gelip bunu anlatanlarında en başında ünlü bilim adamımız Oktay Sinanoğlu geliyor ve vatanseverliği ve dik duruşu ile aklımızda yer etmiş biri.

Ama, bu kanalda adlarından(49w) ne mal oldukları belli olan(Türkçe harf bile yok) yeni yetme enteller akıllarınca bir video serisi yapmışlar ve önlerine geleni asıl ne demek istediklerini anlamdan ve asıl mevzuları tamamen manipüle ederek bir tür itibar süikasti yaparak     biz herşeyi en iyi biliyoruz" havasında "parçalıyouz" diyorlar.

Tiplerine bakınca zaten ne mal oldukları çok kolayca anlaşılan yeni yetme entel akıllı telefon kuşağının, aslında bu topraklara da hiç ait olmadıklarını ve kariyer ve para için burs ve doktora için göbekten dışarıya bağlı ve batıdan yemlenmeye açık olduklarını kolayca anlıyorsunuz.

Bu tipolojinin Türkiye'de ideolojisinin de liberalizm ve sol liberal olduğunu açıkça görüyorsunuz. 

Yurtdışında bir yüksek linsan doktora veya burs için ülkelerine vatanlarına ve atalarına ait her şeylerini satacak tipler bunlar.

Bu türün önderi ve babaları da malum FLU TV ile İlker Canikligil ve onu da zamanında ifşa etmiştik bir video analizimizde.

Özetle bu tür yeni yetme entel dantelleri izlemeyin, kanallarına da prim vermeyin; çünkü bunların bu ülkeye bu topraklara yani atalarına ve gelecek nesillere vereceği hiç bir şey yok ve zaten biraz daha sıkıntı çekseler ülkede ilk fırsatta ülkelerine dair her bilgiyi alman ve ingiliz vakıflarına satarlar.

Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu Kimdir?

Dünyada genç yaşta profesör unvanını alan, 60 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını çözerek adını matematik tarihine yazdıran, DNA sarmalının açıklamasını en sağlam şekilde açıklayan, katıldığı tüm konferanslarda iyi derecede İngilizce bilmesine rağmen sunumunu Türkçe yapıp Türklüğünden taviz vermeyen, bilim dünyasında ismi tüm dünyada şöhretle anılan ama maalesef ki ülkemizde değeri yeterince bilinmeyen, "Türk Einstein"ı olarak adlandırılan kuramsal kimyacı ve moleküler biyolog Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'


Entel Batı Özentisi Vatansızlar Gene Bol Keseden Saçmalıyorlar

Türkiye gerçekten haini ile meşhur bir ülke. Sırf ülkesindeki mevcut ekonomik durumu yaşam şartlarını halkı beğenmiyorlar diye tamamen kariyerleri ve kişisel çıkarları için daha iyi buldukları batıya dümen kıran ve sabah akşam batı değerleri üzerinden ülkesine doğduğu büyüdüğü toprakların insanlarına  ve değerilerine sövenlerle doldu taştı topraklarımız.

Malum batıya gidip batının ne mal olduğunu görüp dönüp ülkemize gelip bunu anlatanlarında en başında ünlü bilim adamımız Oktay Sinanoğlu geliyor ve vatanseverliği ve dik duruşu ile aklımızda yer etmiş biri.

Ama, bu kanalda adlarından(49w) ne mal oldukları belli olan(Türkçe harf bile yok) yeni yetme enteller akıllarınca bir video serisi yapmışlar ve önlerine geleni asıl ne demek istediklerini anlamdan ve asıl mevzuları tamamen manipüle ederek bir tür itibar süikasti yaparak     biz herşeyi en iyi biliyoruz" havasında "parçalıyouz" diyorlar.

Tiplerine bakınca zaten ne mal oldukları çok kolayca anlaşılan yeni yetme entel akıllı telefon kuşağının, aslında bu topraklara da hiç ait olmadıklarını ve kariyer ve para için burs ve doktora için göbekten dışarıya bağlı ve batıdan yemlenmeye açık olduklarını kolayca anlıyorsunuz.

Bu tipolojinin Türkiye'de ideolojisinin de liberalizm ve sol liberal olduğunu açıkça görüyorsunuz. 

Yurtdışında bir yüksek linsan doktora veya burs için ülkelerine vatanlarına ve atalarına ait her şeylerini satacak tipler bunlar.

Bu türün önderi ve babaları da malum FLU TV ile İlker Canikligil ve onu da zamanında ifşa etmiştik bir video analizimizde.

Özetle bu tür yeni yetme entel dantelleri izlemeyin, kanallarına da prim vermeyin; çünkü bunların bu ülkeye bu topraklara yani atalarına ve gelecek nesillere vereceği hiç bir şey yok ve zaten biraz daha sıkıntı çekseler ülkede ilk fırsatta ülkelerine dair her bilgiyi alman ve ingiliz vakıflarına satarlar.

Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu Kimdir?

Dünyada genç yaşta profesör unvanını alan, 60 yıldır çözülemeyen bir matematik kuramını çözerek adını matematik tarihine yazdıran, DNA sarmalının açıklamasını en sağlam şekilde açıklayan, katıldığı tüm konferanslarda iyi derecede İngilizce bilmesine rağmen sunumunu Türkçe yapıp Türklüğünden taviz vermeyen, bilim dünyasında ismi tüm dünyada şöhretle anılan ama maalesef ki ülkemizde değeri yeterince bilinmeyen, "Türk Einstein"ı olarak adlandırılan kuramsal kimyacı ve moleküler biyolog Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'



Flu TV sahibi İlker Canikligil bildiğiniz gibi son dönemin en uslanmaz liberallerinden biri.

Kendisi ROK kadar saldırgan olabiliyor ve gerçek aymaz bir liberal. Ülkemize dair her şeyle alay edip, her şey olabilme özelliği taşıyor tipik bir Türk liberali gibi ve para ve şöhret için halka tepeden bakıp her türlü kötü şeyi söyleyebilecek bir cıvık kıvamda bir kişiliğe sahip.

Bu videosunda da aklınca sokak köpeği tartışmasında kendisine ait olan boş elitist propagandasını yaptırmak için bir uzman bulmuş ve onu kendi çizgisinde konuşturuyor. 

Aklınca kapak fotosunda da parmak salllayan uzman koyarak bizi yola getirmeye çalışıyorlar.

Ve tek cevabımız var kendisine ve onun gibi düşünenlere, çiftliklerde işkence ile yetiştirilen bir sığırla veya tavukla hiç kuramadığı empatiyi binlerce kat sokakta çocuk avlayan bir itle kurabilen herkes embesil itperesttir.

Artı bir tür üzerinden bu şekilde ahkam kesemezsiniz ancak vegansanız konuşun ama değilseniz %90'nınız ve plazalarda lüks semtlerde oturup halka itperestlik yapmayın adam olun. 

Milyonlarca hayvan çiftliklerde işkenceyle boyutları kadar alanda hücre hapis hayatıyla tıka basa yedirilip ışık,koku,pislik işkencesiyle büyütülüp acımasızca katırkutur kesilirken kendine hayvansever diyen bu insanları tek dertleri uyutulacak itler? Neden? Çünkü henüz it eti yemiyorlar

Zaten bu açtığınız boş savaşta kaybedeceksiniz bari biraz rasyonel ve medeni bir duruşunuz olsun. Çünkü biliyoruz sizin gibiler batıya gidince orda olmadığı için bir sokak köpeği saldırmayacağını bildiğiniz için oraya bu açıdan da taparsınız ama burda lüks semtte yaşadığınız için varoşlara köpek çetelerini yani sokak hayvanı oluru savunursunuz. Çünkü size zarar gelmiyordur. Ama yemezler.

Flu TV yi bu ve benzeri çok akıl dışı videolar ürettiği için #izlenmez bir kanal olarak etiketliyoruz. İzlemeyin izlettirmeyin.

Videoyu baştan sona izlemeye gerek yok #izlenmez olarak etiketliyoruz.

 

Bir Sığırla Hiç Kuramadığı Empatiyi Binlerce Kat Bir İtle Kurabilen Herkes İtperesttir


Flu TV sahibi İlker Canikligil bildiğiniz gibi son dönemin en uslanmaz liberallerinden biri.

Kendisi ROK kadar saldırgan olabiliyor ve gerçek aymaz bir liberal. Ülkemize dair her şeyle alay edip, her şey olabilme özelliği taşıyor tipik bir Türk liberali gibi ve para ve şöhret için halka tepeden bakıp her türlü kötü şeyi söyleyebilecek bir cıvık kıvamda bir kişiliğe sahip.

Bu videosunda da aklınca sokak köpeği tartışmasında kendisine ait olan boş elitist propagandasını yaptırmak için bir uzman bulmuş ve onu kendi çizgisinde konuşturuyor. 

Aklınca kapak fotosunda da parmak salllayan uzman koyarak bizi yola getirmeye çalışıyorlar.

Ve tek cevabımız var kendisine ve onun gibi düşünenlere, çiftliklerde işkence ile yetiştirilen bir sığırla veya tavukla hiç kuramadığı empatiyi binlerce kat sokakta çocuk avlayan bir itle kurabilen herkes embesil itperesttir.

Artı bir tür üzerinden bu şekilde ahkam kesemezsiniz ancak vegansanız konuşun ama değilseniz %90'nınız ve plazalarda lüks semtlerde oturup halka itperestlik yapmayın adam olun. 

Milyonlarca hayvan çiftliklerde işkenceyle boyutları kadar alanda hücre hapis hayatıyla tıka basa yedirilip ışık,koku,pislik işkencesiyle büyütülüp acımasızca katırkutur kesilirken kendine hayvansever diyen bu insanları tek dertleri uyutulacak itler? Neden? Çünkü henüz it eti yemiyorlar

Zaten bu açtığınız boş savaşta kaybedeceksiniz bari biraz rasyonel ve medeni bir duruşunuz olsun. Çünkü biliyoruz sizin gibiler batıya gidince orda olmadığı için bir sokak köpeği saldırmayacağını bildiğiniz için oraya bu açıdan da taparsınız ama burda lüks semtte yaşadığınız için varoşlara köpek çetelerini yani sokak hayvanı oluru savunursunuz. Çünkü size zarar gelmiyordur. Ama yemezler.

Flu TV yi bu ve benzeri çok akıl dışı videolar ürettiği için #izlenmez bir kanal olarak etiketliyoruz. İzlemeyin izlettirmeyin.

Videoyu baştan sona izlemeye gerek yok #izlenmez olarak etiketliyoruz.

 

 

Espri sayılabilecekler şeylerde %5 bile değil.. Böyle zırva şeyler üretmek yerine gençlik daha faydalı alanlarda ülkemize katkı sunabilir...

Yazık 100 bin kişi izlemiş 18 saatte, yayıncıya para kazandırma dışında hiç bir anlamı olmayan zırva bir video çalışması. Ayrıca videodaki kişinin İlham İrem çakması gibi gözükmesi de ayrı bir saçmalık seviyesi.

Son 10 yıldır malum gençler üzerinden bir ülke geleceği kurtarma konusu var. Bu videoyu izlemeye başladığınızda böyle bir şeyin olmadığını sandığınız o idealist ve vatan için faydalı işler yapacak gençliğin olmadığını göreceksiniz. Gerçekten büyük bir hayalkırıklığı.

Porçay adlı Youtuber bir ara iktidar tarafından hapise atılmaı korkusu yaşadıktan sonra anlaşılan o ki tamamen ülkeden kopmuş. Eğer bu video Onedio ile alay etmek ise o da olmamış.

 

Gençliğin Zeka Seviyesi Buysa Bu Ülke Çoktan Bitmiş

 

Espri sayılabilecekler şeylerde %5 bile değil.. Böyle zırva şeyler üretmek yerine gençlik daha faydalı alanlarda ülkemize katkı sunabilir...

Yazık 100 bin kişi izlemiş 18 saatte, yayıncıya para kazandırma dışında hiç bir anlamı olmayan zırva bir video çalışması. Ayrıca videodaki kişinin İlham İrem çakması gibi gözükmesi de ayrı bir saçmalık seviyesi.

Son 10 yıldır malum gençler üzerinden bir ülke geleceği kurtarma konusu var. Bu videoyu izlemeye başladığınızda böyle bir şeyin olmadığını sandığınız o idealist ve vatan için faydalı işler yapacak gençliğin olmadığını göreceksiniz. Gerçekten büyük bir hayalkırıklığı.

Porçay adlı Youtuber bir ara iktidar tarafından hapise atılmaı korkusu yaşadıktan sonra anlaşılan o ki tamamen ülkeden kopmuş. Eğer bu video Onedio ile alay etmek ise o da olmamış.

 

Tamam "bakın bizde her şey var; Celal Şengör de OnlyFans modeli de..." diyebilirsiniz. Ama bu sizi daha demorkat- özgürlükçü- modern - açık görüşlü bir kanal yapmaz. 

Olsa olsa izlenme ve para için aç gözlü birer maymun yapar.

Anlıyoruz 1 milyonda yetmedi "insanları daha nasıl sağarız 2 milyon abone nasıl yaparız?" diye karar verdiniz ve izleyici skalasını genişletmeye çalışıyorsunuz ama bunun yolu bu değil.

Daha farklı yollar vardır elbette...

Bir tane geri dönüşümcü veya çevreci aktivisti çıkarın kanala konuk mesela Erzincan İliç için tek başına savaşan abimizi...

Ya da topluma faydalı işler yapan başka bir fenomen

Ya da başka binlerce seçenek var

Ama bu seçenek değil.

Çocuklara ve gençlere ulaşacak şey, modern online fahişelik anlatısı yapmak değil.

Şimdi bu videoyu gören maddi durumu genç kızlar bu videonuzdan ne anlayacaklar.

"Ülke ekonomisi siyasetçiler çok kötü o zaman online da soyunayım" mı demeliler...

Artı Katarsis kanalın yetmedi mi sana arkadaşım ne işin var böyle ucuz işlerde... Bu ne aç gözlülük

#kötüperformans #izlenmez #niyeya olarak etiketliyoruz.

Kafa TV İzlenme ve Abone Sayısı İçin Gençleri Kafalıyor

Tamam "bakın bizde her şey var; Celal Şengör de OnlyFans modeli de..." diyebilirsiniz. Ama bu sizi daha demorkat- özgürlükçü- modern - açık görüşlü bir kanal yapmaz. 

Olsa olsa izlenme ve para için aç gözlü birer maymun yapar.

Anlıyoruz 1 milyonda yetmedi "insanları daha nasıl sağarız 2 milyon abone nasıl yaparız?" diye karar verdiniz ve izleyici skalasını genişletmeye çalışıyorsunuz ama bunun yolu bu değil.

Daha farklı yollar vardır elbette...

Bir tane geri dönüşümcü veya çevreci aktivisti çıkarın kanala konuk mesela Erzincan İliç için tek başına savaşan abimizi...

Ya da topluma faydalı işler yapan başka bir fenomen

Ya da başka binlerce seçenek var

Ama bu seçenek değil.

Çocuklara ve gençlere ulaşacak şey, modern online fahişelik anlatısı yapmak değil.

Şimdi bu videoyu gören maddi durumu genç kızlar bu videonuzdan ne anlayacaklar.

"Ülke ekonomisi siyasetçiler çok kötü o zaman online da soyunayım" mı demeliler...

Artı Katarsis kanalın yetmedi mi sana arkadaşım ne işin var böyle ucuz işlerde... Bu ne aç gözlülük

#kötüperformans #izlenmez #niyeya olarak etiketliyoruz.

Taner Çağlı'yı İngilizce Öğretme yolunda çığır açtığını iddia eden ve bu kanayan yaramıza merhem olma iddiası taşıyan biri olarak tanıdık. 

Bu amaçla kurduğu 4 Example kanalının da daha önce bir incelemesini yapmış ve burada övmüştük.

Ama bu videoda Taner Çağlı adlı kendi kişisel kanalında yaptığı yapmaya çalıştığı şeyden utanç duyduk.

Videonun sonunda bir yerinde 1:08:25 saniyesinde Taner Çağlı konuyu kadınlara getiriyor ve ordan kadınların, ev işleri üzerinden kendi düşüncesini Mehmet Akif Ersoy'ya dayatıyor. Ama ortaya leş bir tarz ve eril faşizm çıkıyor.

İkisi de "Yemek yapmayı, temizlik yapmayı bilmeyen, deterjanla yüzey temizleyiciyi ayırt edemeyen, siyahlarla beyazları makinaya atan kadın beni sinir eder." de anlaşıyorlar.

Ama dramatik olan şu ki; her gün 2 kadın cinayeti olan bir ülkede, bu eril faşist üslup bu tarzın insanlara nasıl etki edebileceğini düşünmüyorlar.

Konuyu öyle bir anlatıyorlarki sanki kadınlar sıraya girmişte "Taner Akif nolur beni seçin" diyorlarda bunlarda kadın dediğin şöyle olu böyle olur minvalinde kurallar koyup uçuyorlar..

Kimsiniz lan siz.? 

1:08:25 teki videonun bu kısmını izleyince  "Tüh lan sizin kalıbınıza her gün 2 kadın cinayeti olan bir ülkede, bu eril faşist üslup bu tarz hiç mi utanmadınız lan..." diyesiniz geliyor.

Biliyorsunuz ülkemiz soysal bir kaos ve kavgadan geçiyor son 10 yıldır ve bazı konularda biz burda Youtuber'ları sorumsuzları ve duyarsızları özellikle kadınlar ve çocuklar konusunda sıkça eleştiriyoruz.

Taner Çağlı İngilizce'den yeterince para ve ün vuramayacağını anlayınca. Yeni bir Beyaz Show olup ülke insanına musallat olmaya ve belkide Vestel'in yüzü olmaya karar vermiş sanki.. 

Yoksa bu kadar saçmalayamaz bir insan alanın dışına çıkar.

Tüh sana diyoruz Taner Çağlı..

Videonun kapağı dayanlış olmuş "Hep Erkeklerin Yargıç Olduğu Düzende Adalet Arıyoruz" olabilirdi. 

Ayrıcca çok mu zor arkadaş ya bu tür konularda hassas olup topluma doğru mesajlar vermek.. Nedir bu "kadın öldürecek tip zaten bizi izlemiyordur o yüzden ona bir mesaj da vermeye gerek yok?" halleriniz.

Adam olsanız ve en azından şu dönemlerde topluma doğru ve hassas mesajlar verseniz.

#izlenmez #kötüstil #kötüperformans ve #niyeya olarak etiketliyoruz seni.



 

 

 

Eril Faşistlikte Sınır Tanımıyorlar... Duyarsızlar Sizi!

Taner Çağlı'yı İngilizce Öğretme yolunda çığır açtığını iddia eden ve bu kanayan yaramıza merhem olma iddiası taşıyan biri olarak tanıdık. 

Bu amaçla kurduğu 4 Example kanalının da daha önce bir incelemesini yapmış ve burada övmüştük.

Ama bu videoda Taner Çağlı adlı kendi kişisel kanalında yaptığı yapmaya çalıştığı şeyden utanç duyduk.

Videonun sonunda bir yerinde 1:08:25 saniyesinde Taner Çağlı konuyu kadınlara getiriyor ve ordan kadınların, ev işleri üzerinden kendi düşüncesini Mehmet Akif Ersoy'ya dayatıyor. Ama ortaya leş bir tarz ve eril faşizm çıkıyor.

İkisi de "Yemek yapmayı, temizlik yapmayı bilmeyen, deterjanla yüzey temizleyiciyi ayırt edemeyen, siyahlarla beyazları makinaya atan kadın beni sinir eder." de anlaşıyorlar.

Ama dramatik olan şu ki; her gün 2 kadın cinayeti olan bir ülkede, bu eril faşist üslup bu tarzın insanlara nasıl etki edebileceğini düşünmüyorlar.

Konuyu öyle bir anlatıyorlarki sanki kadınlar sıraya girmişte "Taner Akif nolur beni seçin" diyorlarda bunlarda kadın dediğin şöyle olu böyle olur minvalinde kurallar koyup uçuyorlar..

Kimsiniz lan siz.? 

1:08:25 teki videonun bu kısmını izleyince  "Tüh lan sizin kalıbınıza her gün 2 kadın cinayeti olan bir ülkede, bu eril faşist üslup bu tarz hiç mi utanmadınız lan..." diyesiniz geliyor.

Biliyorsunuz ülkemiz soysal bir kaos ve kavgadan geçiyor son 10 yıldır ve bazı konularda biz burda Youtuber'ları sorumsuzları ve duyarsızları özellikle kadınlar ve çocuklar konusunda sıkça eleştiriyoruz.

Taner Çağlı İngilizce'den yeterince para ve ün vuramayacağını anlayınca. Yeni bir Beyaz Show olup ülke insanına musallat olmaya ve belkide Vestel'in yüzü olmaya karar vermiş sanki.. 

Yoksa bu kadar saçmalayamaz bir insan alanın dışına çıkar.

Tüh sana diyoruz Taner Çağlı..

Videonun kapağı dayanlış olmuş "Hep Erkeklerin Yargıç Olduğu Düzende Adalet Arıyoruz" olabilirdi. 

Ayrıcca çok mu zor arkadaş ya bu tür konularda hassas olup topluma doğru mesajlar vermek.. Nedir bu "kadın öldürecek tip zaten bizi izlemiyordur o yüzden ona bir mesaj da vermeye gerek yok?" halleriniz.

Adam olsanız ve en azından şu dönemlerde topluma doğru ve hassas mesajlar verseniz.

#izlenmez #kötüstil #kötüperformans ve #niyeya olarak etiketliyoruz seni.



 

 

 

Evrencan'ın babasını tanıyanlar müziğin mihenk taşlarını çok iyi biliyorlar muhtemelen, ama Evrencan'ın kendisi epey cahilmiş.

Türkiye'nin  en büyük gitaristlerinden merhum Asımcan Gündüz'ün oğlu olan Evrencan Gündüz aklınca müzik formatlı bir talkshow yapmış ama sıçmış adeta.

Seyircili programda aralarda insanlara müzik kültürü anlatıyor, ama daha programın başından altına dolduruyor ve bize pes dedirtiyor.

Pop müziğin dünyaca en büyük isimlerini sayarken erkeklerde en büyük isimlerde söylemesi gereken en önemli isimleri söylüyor ama kadınlar arasında "The Voice" tartışmasınana da sebep olan 1. ve 2 yani ilk 2 sırayı paylaşan Whitney Houston ve Celine Dion'u anmadan Lady Gaga Beyonce falan diyor..

Gerçekten acınası bir durum kendisi için, bilerek yapmamıştır diyebilirsiniz doğrudur bizde cehaleti veya ön yargısı o kadar büyük ki muhtemelen mecburen yapıyor bu tür bir hatayı.

"Amma abartın arkadaşım ne var yani bunda?" diyebilirsiniz. Ama bu baskebolun en iyileri arasında Micheal Jordan veya futbolda Maradonayı saymadan basketbol ve futbol tarihi anlatmak kadar aptalca bir şey.

Müzik zevki ve kültürü de göreceli falan da değildir. Nitelikli müzik aklı başında herkes tarafından ayırt edilir ve ayrı yere konur. 

#izlenmez ve #niyeya olarak etiketliyoruz.


Evrencan Gündüzün Müzik Cehaleti Kulağımızı Kanattı

Evrencan'ın babasını tanıyanlar müziğin mihenk taşlarını çok iyi biliyorlar muhtemelen, ama Evrencan'ın kendisi epey cahilmiş.

Türkiye'nin  en büyük gitaristlerinden merhum Asımcan Gündüz'ün oğlu olan Evrencan Gündüz aklınca müzik formatlı bir talkshow yapmış ama sıçmış adeta.

Seyircili programda aralarda insanlara müzik kültürü anlatıyor, ama daha programın başından altına dolduruyor ve bize pes dedirtiyor.

Pop müziğin dünyaca en büyük isimlerini sayarken erkeklerde en büyük isimlerde söylemesi gereken en önemli isimleri söylüyor ama kadınlar arasında "The Voice" tartışmasınana da sebep olan 1. ve 2 yani ilk 2 sırayı paylaşan Whitney Houston ve Celine Dion'u anmadan Lady Gaga Beyonce falan diyor..

Gerçekten acınası bir durum kendisi için, bilerek yapmamıştır diyebilirsiniz doğrudur bizde cehaleti veya ön yargısı o kadar büyük ki muhtemelen mecburen yapıyor bu tür bir hatayı.

"Amma abartın arkadaşım ne var yani bunda?" diyebilirsiniz. Ama bu baskebolun en iyileri arasında Micheal Jordan veya futbolda Maradonayı saymadan basketbol ve futbol tarihi anlatmak kadar aptalca bir şey.

Müzik zevki ve kültürü de göreceli falan da değildir. Nitelikli müzik aklı başında herkes tarafından ayırt edilir ve ayrı yere konur. 

#izlenmez ve #niyeya olarak etiketliyoruz.



Ne şuursuz adamsın arkadaş sen ya demek geliyor insanın içinden videoyu izleyince... 

Diyeceksiniz ki niye ya adam çok efendi bir teknoloji yayıncısı...

Daha önce de bu linkteki yazımızda videoda eleştirdiğimiz üzere Barış ÖZCAN Elon Musk'un beynine çip taktığı kobay maymunların oyun oynamasını hiç bir etik kaygı gütmeden büyük bir evinçle anlatıyor

Barış Özcan bu seferde dağılmış bir aileden kopan bir çocuk olan yapay zeka ve oyun sektörünün lideri JENSEN HUANG'ın hayatını anlatıyor.

Konuyu bilmeyenler için özet geçelim JENSEN HUANG Tayvan'daki iç savaştaştan zarar görmesin diye ailesi tarafından 10 yaşlarında tek başına ABD'ye gönderilen bir çocuk ve yetim büyümüş yurtlarda.

Sen boş beleş kafalı uyanık bir insansın Barış ÖZCAN ya diyesiniz geliyor ziledikçe çünkü iç savaştan kaçırılan bir çocuğun hayatını video boyunca sadece para güç ve teknoloji olarak anlatıyor bir daha çocuk ve ailesindne bahsetmiyor.

Kendisi ülkendeki siyasi kaostan kaçıp çocuğunla ABD'de sefa sürerken, videoda para güç başarı diye, aslında bir çocuğun ailesinden kopma dramını sadece  ilham veren bir hayat öküsü olarak  anlatıyor...

Biraz dürüst samimi insan olsa ailesinnden kopmasının dramını anlatır, iç savaçların ve ülkeler arası savaşların insanların hayatını nasıl mahvettiğinden, aileleri nasıl parçaladığından bahseders videoda.

Ailesiz bir çocuğun ülkesinden binlerce km uzakta yaşamasının ne kadar vahim olduğunu  ve buna sebep olanların büyük bir suç işlediğini anlatır hatta video da JENSEN'in aileailesi ile sonra nasıl bir araya geldiğini falan anlatırdı.. 

Ama Barış ÖZCAN'ın işi gücü para ve güç olduğu için kolpacı kişisel gelişim yazarları gibi hayal, motivasyon satıyor videolarında ve böylece çocuklara ve gençlere şirin gözükerek izlenme kasıyor ve bir aileve ülke dramını sadece 2 trilyon dolar ekseninde anlatıyor.

Bu hikayedeve videoda aklı ve yüreği olan herkes tek şeyi merak ediyor aslında videodaki çocuğun anne babası kardeşi ile ne zaman tekrar bir araya geldiği.

Bunun dışındaki her şey maddi birer saçmalık teknoloji de, güç de, para da.

Nvidia dediğiniz şey olmasa bugün dünya hiç birşey kaybetmezdi. Çocukları embesil birer oyun meraklısı yapmaktan ve insanların iş gücünü çalacak yapay zeka robotları yapmaya yaramaktan başka birşeye yaramadı bu şirket,

Dünyada insanlık adına çalışabilecek ve dünyayı ve çevreyi kurtaracak tüm çocuklar ve gençler ekran karşısında savaş oyunu oynuyor ve şiddeti öğreniyorlar ev vakit ve paralarını bu teknoloji içi harcıyorlar.

Bunu görecek zeka da insanlık da Barış Özcan'da yok...

Sonuç olarak senden influcer kanaat önderi iyi insan olmaz Barış ÖZCAN

Para, Güç ve Teknolojiye Tapınan Youtuber Barış ÖZCAN


Ne şuursuz adamsın arkadaş sen ya demek geliyor insanın içinden videoyu izleyince... 

Diyeceksiniz ki niye ya adam çok efendi bir teknoloji yayıncısı...

Daha önce de bu linkteki yazımızda videoda eleştirdiğimiz üzere Barış ÖZCAN Elon Musk'un beynine çip taktığı kobay maymunların oyun oynamasını hiç bir etik kaygı gütmeden büyük bir evinçle anlatıyor

Barış Özcan bu seferde dağılmış bir aileden kopan bir çocuk olan yapay zeka ve oyun sektörünün lideri JENSEN HUANG'ın hayatını anlatıyor.

Konuyu bilmeyenler için özet geçelim JENSEN HUANG Tayvan'daki iç savaştaştan zarar görmesin diye ailesi tarafından 10 yaşlarında tek başına ABD'ye gönderilen bir çocuk ve yetim büyümüş yurtlarda.

Sen boş beleş kafalı uyanık bir insansın Barış ÖZCAN ya diyesiniz geliyor ziledikçe çünkü iç savaştan kaçırılan bir çocuğun hayatını video boyunca sadece para güç ve teknoloji olarak anlatıyor bir daha çocuk ve ailesindne bahsetmiyor.

Kendisi ülkendeki siyasi kaostan kaçıp çocuğunla ABD'de sefa sürerken, videoda para güç başarı diye, aslında bir çocuğun ailesinden kopma dramını sadece  ilham veren bir hayat öküsü olarak  anlatıyor...

Biraz dürüst samimi insan olsa ailesinnden kopmasının dramını anlatır, iç savaçların ve ülkeler arası savaşların insanların hayatını nasıl mahvettiğinden, aileleri nasıl parçaladığından bahseders videoda.

Ailesiz bir çocuğun ülkesinden binlerce km uzakta yaşamasının ne kadar vahim olduğunu  ve buna sebep olanların büyük bir suç işlediğini anlatır hatta video da JENSEN'in aileailesi ile sonra nasıl bir araya geldiğini falan anlatırdı.. 

Ama Barış ÖZCAN'ın işi gücü para ve güç olduğu için kolpacı kişisel gelişim yazarları gibi hayal, motivasyon satıyor videolarında ve böylece çocuklara ve gençlere şirin gözükerek izlenme kasıyor ve bir aileve ülke dramını sadece 2 trilyon dolar ekseninde anlatıyor.

Bu hikayedeve videoda aklı ve yüreği olan herkes tek şeyi merak ediyor aslında videodaki çocuğun anne babası kardeşi ile ne zaman tekrar bir araya geldiği.

Bunun dışındaki her şey maddi birer saçmalık teknoloji de, güç de, para da.

Nvidia dediğiniz şey olmasa bugün dünya hiç birşey kaybetmezdi. Çocukları embesil birer oyun meraklısı yapmaktan ve insanların iş gücünü çalacak yapay zeka robotları yapmaya yaramaktan başka birşeye yaramadı bu şirket,

Dünyada insanlık adına çalışabilecek ve dünyayı ve çevreyi kurtaracak tüm çocuklar ve gençler ekran karşısında savaş oyunu oynuyor ve şiddeti öğreniyorlar ev vakit ve paralarını bu teknoloji içi harcıyorlar.

Bunu görecek zeka da insanlık da Barış Özcan'da yok...

Sonuç olarak senden influcer kanaat önderi iyi insan olmaz Barış ÖZCAN

;
Ülkemiz, 90'larda yapılan bir aptallığın; başörtüsü yasağının  ve buna tepki olarak muhafazakar siyasetçilere gözü kapalı 22 yıldır %50 den fazla oy verilmesinin sıkıntılarını, şu zamanda; "yapay zeka" çağına geçtiğimiz bu çağda en koyu şekilde yaşıyor ve ülkemizde her şey din inanç konusunda endekslenmiş durumda.

Bunu fırsat bilenler ya bu konuda Diamodn Tema Youtuber oluyorlar veya Yer6 gibi inanç konularını çokça ele alan medya şirketleri kuruluyorlar.

Diamond Tema ülkemizin bir kaç dini inançsız veya dini inanç karşıtı ünlü YouTuberlarından bir tanesi. Ve bu alanı neden seçtiği sorulunca videoda "kaşındığı"nı söylüyor.

Oysa şu bilmesi gerekirki din ve inanç konularında kaşınılmaz ve bu alanlar kaşınmaz. Bunu bilmek ve sağduyulu olmak gerek. Aksi cinayetlerle insanların hayatlarına veya çalışanan geleceklerine sebep olabiliyor. Daha bir kaç ay önce bir İslam düşünürü dükkanında namaz kılarken katledildi. Bunlardan ders almak gerek.

"Tamam iyi ya, ne güzel ülkemizin tarikat ve cemaatler ekseninde parsellendiği şu günlerde iyi ya insanları aydınlatıyorlar da" diyebilirsiniz.

Ama bu öyle olmuyor maalesef, zaten siyasetçiler tarafından çok aşırı şekilde pespaye bir dille kutuplaşan ülkemizde, iki kesimi de inançlıları da inançsızları daha fazla radikalleştriyor bu gibi kendine internet yayıncılığını iş seçen ve yoldan kazanma yolları arıyan Youtuberların yaptıkları inaçları kaşıma odaklı yayınları

Dünyanın adaletsizlikler ve çevre katliamı ile yok edildiği bir düzende bizim ana konumuzun  din inanç olmaması lazım. Hiçbir düşünürümüzün ana konusu bu olamaz

Bu Youtuberların bir günde çöplerini ayırştıdığı videolar var mı hiç? Ya da daha az tüketim konusunda veya endüstriyel hayvancılık vahşeti ve sömürü ve aşırı nüfus iklim değişşikliği veya siyasi toplumsal yolsuzluklar, şiddet karşıtlığı  konusunda bir videoları var mı? Yok!

Demekki neymiş? Bu insanlar sadece birer konuda insanları istismar eden insanlar.

Bizim hayata topyekün bakan influcer ya da diğer değişle kanaat önderi veya düşünür Youtuber'lara ihtiyacımız var.

Özetle Diamond Tema ve Yer6 kanalı kaşınmayın ve kaşımayın.

#izlenmez #kötüstil olarak etiketliyoruz.



 

İnanç Konularında Kaşınılmaz ve Bu Konular Kaşınmaz. Öğrenin Artık!

;
Ülkemiz, 90'larda yapılan bir aptallığın; başörtüsü yasağının  ve buna tepki olarak muhafazakar siyasetçilere gözü kapalı 22 yıldır %50 den fazla oy verilmesinin sıkıntılarını, şu zamanda; "yapay zeka" çağına geçtiğimiz bu çağda en koyu şekilde yaşıyor ve ülkemizde her şey din inanç konusunda endekslenmiş durumda.

Bunu fırsat bilenler ya bu konuda Diamodn Tema Youtuber oluyorlar veya Yer6 gibi inanç konularını çokça ele alan medya şirketleri kuruluyorlar.

Diamond Tema ülkemizin bir kaç dini inançsız veya dini inanç karşıtı ünlü YouTuberlarından bir tanesi. Ve bu alanı neden seçtiği sorulunca videoda "kaşındığı"nı söylüyor.

Oysa şu bilmesi gerekirki din ve inanç konularında kaşınılmaz ve bu alanlar kaşınmaz. Bunu bilmek ve sağduyulu olmak gerek. Aksi cinayetlerle insanların hayatlarına veya çalışanan geleceklerine sebep olabiliyor. Daha bir kaç ay önce bir İslam düşünürü dükkanında namaz kılarken katledildi. Bunlardan ders almak gerek.

"Tamam iyi ya, ne güzel ülkemizin tarikat ve cemaatler ekseninde parsellendiği şu günlerde iyi ya insanları aydınlatıyorlar da" diyebilirsiniz.

Ama bu öyle olmuyor maalesef, zaten siyasetçiler tarafından çok aşırı şekilde pespaye bir dille kutuplaşan ülkemizde, iki kesimi de inançlıları da inançsızları daha fazla radikalleştriyor bu gibi kendine internet yayıncılığını iş seçen ve yoldan kazanma yolları arıyan Youtuberların yaptıkları inaçları kaşıma odaklı yayınları

Dünyanın adaletsizlikler ve çevre katliamı ile yok edildiği bir düzende bizim ana konumuzun  din inanç olmaması lazım. Hiçbir düşünürümüzün ana konusu bu olamaz

Bu Youtuberların bir günde çöplerini ayırştıdığı videolar var mı hiç? Ya da daha az tüketim konusunda veya endüstriyel hayvancılık vahşeti ve sömürü ve aşırı nüfus iklim değişşikliği veya siyasi toplumsal yolsuzluklar, şiddet karşıtlığı  konusunda bir videoları var mı? Yok!

Demekki neymiş? Bu insanlar sadece birer konuda insanları istismar eden insanlar.

Bizim hayata topyekün bakan influcer ya da diğer değişle kanaat önderi veya düşünür Youtuber'lara ihtiyacımız var.

Özetle Diamond Tema ve Yer6 kanalı kaşınmayın ve kaşımayın.

#izlenmez #kötüstil olarak etiketliyoruz.



 

Kanal ismen çok sempatik evet, tavırlarına bakınca çok özgürlükçü gelebilir ama ama Sekban bey epey liboş bir faşistmiş.

Videonun 17. dakikasında Kaan bey aklınca zekice bir eleştiri yapıyor, bakın hem iktidara hem muhalefete gömüyoruz babında Özgür Özel'in bir söylemini ele alınıyor ve ordan gaza gelip bir siyafet bilimci gibi triplere giriyor bilmediği konularda ahkam kesiyor....

Özgür Özel demişki "biz bedellilerin oynu istemiyoruz..." malum bedelli konusu inşaattan malzeme çalmak veya yolsuzluklar kadar tepki çeken bir konu ülkemizde halk nezdinde

Kaan bey, Özgür Özel'in bu söyleminin çok saçma olduğunu ve bedellinin de normal bir şey olduğunu ve vatana hizmetin yollarının farklı olduğunu söylüyor ve vatana hzimetin sadece askerlik olmadığını dile getiriyor . Lütfen 17. dakikaya alıp zileyin sonra devam edin burdan okumaya.

Buna eleştiri olarak bu konuşma geçen video altına yazdığımız "Bedelli yanlış bir uygulamadır ve haksızcadır demek çok mu zor ya herkese yaranma derdiniz nedir?" eleştirisine hakaret olmadığı halde "Nesi yanlış herkes askere gitmek zorunda mı saçmalığa bak:)" adlı bir cevap yazıyor 

Sonrasında ise buna cevap olarak:

"Zırvalama be liboş triplerini kendine sakla, senin gibilerin bu abuk kafası yüzünden işte 19 yaşında fakir gençlerin gecekondulara şehit bayrağı çekiliyor... Ne yanar dönersin... Askerlik eşit görevdir ya eşittir ya değildir hem parasına olana "sen parasını ver gitme ölme ama parası olana da "mecbur gideceksin gerekirse öleceksin" denecek bir şey değildir... Bunu anlamayan zekanı liboş argümanlarla saçmalık demen senin zaten paraya tapınan zırva zihniyetini ortaya koyuyor.... Askerlikten muaf olmanın şartları da bellidir, bunun arasında parası olana askerlik isterse yoktur diye bir kural yoktur..." yazdık

Şimdi sayın okurlar bunun neresinde ne yanlış var, siz karar verin..  "Bedelli yanlış bir uygulamadır ve haksızcadır birileri parasını verip ölümden kurtulamaz bu şekild ekolayca demek çok mu zor? Bu açık açık çok izlenme uğruna "herkese yaranma derdiniz nedir?" yorumumuza saçmalık diyen birine siz olsanız ne yazardınız?

Normal bir eleştiriye, ki hayati bir konuda 1000 lerce gencimiz hayatını kaybettiği ama bazılarının parasını vererek kılına zarar gelmediği vatani görev konusunda yazdığımız ilkesel; eşitlikçi ve adil bir tepkiyi neden silersiniz..? 

Öncelikle şu nu öğrenelim tekrar, "Zorunlu Askerlik" olan bir ülkede parayla askerlikten muafiyet olmaz.. O zaman zorunlu askerlik yoktur demeniz gerekir ama yasalara göre zorunlu askerik var ülkemizde ve yaşı gelen herkes gidiyor 18-15-12 veya 6 ay yapıyor.

Nasıl oluyor hem zorunlu askerlik var hem bedelli diyen varsa? O zaman şu vardır; siyasiler 1987'den beri oy için veya çocuklarını korumak için bu yasayı delen yanlış yasalar çıkarıyorlar ve askerden kaçmayı sağlayan parayla askerlik yapılabilir şekilde bazı düzenlemelere gidiyorlar. Olay budur.

Umarım öğrenmişsinizdir Plaza enteli komik arkadaş Kaan Sekban ve yancısı ablamız.

Son olarak, bu yanlış kafasına Atatürk'ü de alet etmen hiç hoş olmadı Kaan bey. Atatürk, kamusal görevini en güzel şekilde yapan vatanını en çok seven  demiştir, en komik stand-up gösterisi yapandır dememiştir. Bu ayrımı bile bilmeden Özgür ÖZEL'in Atatürk'ün kurduğu partisinde CHP başkanı olarak Atatürk adına itaf ettiği bazı isteklerine saldırman da çok ironik olmuş.. Özgür ÖZEL bunu siyasi bir korumacılıkla ve doğru bir yerde haklı olarak yapıyor peki sen ömrü askerlikle geçen Atatürk'ü ne için bedelli askerlik urğruna istismar ediyorsun daha çok izlenme için mi.? :))

Umarız anlamışsındır Kaan bey eski beyaz yaka bir entel plaza youtuber'ı olarak...


 

Liboş Plaza Enteli Kaan Sekban ın Politik Zırvalarına Hoşgeldiniz...

Kanal ismen çok sempatik evet, tavırlarına bakınca çok özgürlükçü gelebilir ama ama Sekban bey epey liboş bir faşistmiş.

Videonun 17. dakikasında Kaan bey aklınca zekice bir eleştiri yapıyor, bakın hem iktidara hem muhalefete gömüyoruz babında Özgür Özel'in bir söylemini ele alınıyor ve ordan gaza gelip bir siyafet bilimci gibi triplere giriyor bilmediği konularda ahkam kesiyor....

Özgür Özel demişki "biz bedellilerin oynu istemiyoruz..." malum bedelli konusu inşaattan malzeme çalmak veya yolsuzluklar kadar tepki çeken bir konu ülkemizde halk nezdinde

Kaan bey, Özgür Özel'in bu söyleminin çok saçma olduğunu ve bedellinin de normal bir şey olduğunu ve vatana hizmetin yollarının farklı olduğunu söylüyor ve vatana hzimetin sadece askerlik olmadığını dile getiriyor . Lütfen 17. dakikaya alıp zileyin sonra devam edin burdan okumaya.

Buna eleştiri olarak bu konuşma geçen video altına yazdığımız "Bedelli yanlış bir uygulamadır ve haksızcadır demek çok mu zor ya herkese yaranma derdiniz nedir?" eleştirisine hakaret olmadığı halde "Nesi yanlış herkes askere gitmek zorunda mı saçmalığa bak:)" adlı bir cevap yazıyor 

Sonrasında ise buna cevap olarak:

"Zırvalama be liboş triplerini kendine sakla, senin gibilerin bu abuk kafası yüzünden işte 19 yaşında fakir gençlerin gecekondulara şehit bayrağı çekiliyor... Ne yanar dönersin... Askerlik eşit görevdir ya eşittir ya değildir hem parasına olana "sen parasını ver gitme ölme ama parası olana da "mecbur gideceksin gerekirse öleceksin" denecek bir şey değildir... Bunu anlamayan zekanı liboş argümanlarla saçmalık demen senin zaten paraya tapınan zırva zihniyetini ortaya koyuyor.... Askerlikten muaf olmanın şartları da bellidir, bunun arasında parası olana askerlik isterse yoktur diye bir kural yoktur..." yazdık

Şimdi sayın okurlar bunun neresinde ne yanlış var, siz karar verin..  "Bedelli yanlış bir uygulamadır ve haksızcadır birileri parasını verip ölümden kurtulamaz bu şekild ekolayca demek çok mu zor? Bu açık açık çok izlenme uğruna "herkese yaranma derdiniz nedir?" yorumumuza saçmalık diyen birine siz olsanız ne yazardınız?

Normal bir eleştiriye, ki hayati bir konuda 1000 lerce gencimiz hayatını kaybettiği ama bazılarının parasını vererek kılına zarar gelmediği vatani görev konusunda yazdığımız ilkesel; eşitlikçi ve adil bir tepkiyi neden silersiniz..? 

Öncelikle şu nu öğrenelim tekrar, "Zorunlu Askerlik" olan bir ülkede parayla askerlikten muafiyet olmaz.. O zaman zorunlu askerlik yoktur demeniz gerekir ama yasalara göre zorunlu askerik var ülkemizde ve yaşı gelen herkes gidiyor 18-15-12 veya 6 ay yapıyor.

Nasıl oluyor hem zorunlu askerlik var hem bedelli diyen varsa? O zaman şu vardır; siyasiler 1987'den beri oy için veya çocuklarını korumak için bu yasayı delen yanlış yasalar çıkarıyorlar ve askerden kaçmayı sağlayan parayla askerlik yapılabilir şekilde bazı düzenlemelere gidiyorlar. Olay budur.

Umarım öğrenmişsinizdir Plaza enteli komik arkadaş Kaan Sekban ve yancısı ablamız.

Son olarak, bu yanlış kafasına Atatürk'ü de alet etmen hiç hoş olmadı Kaan bey. Atatürk, kamusal görevini en güzel şekilde yapan vatanını en çok seven  demiştir, en komik stand-up gösterisi yapandır dememiştir. Bu ayrımı bile bilmeden Özgür ÖZEL'in Atatürk'ün kurduğu partisinde CHP başkanı olarak Atatürk adına itaf ettiği bazı isteklerine saldırman da çok ironik olmuş.. Özgür ÖZEL bunu siyasi bir korumacılıkla ve doğru bir yerde haklı olarak yapıyor peki sen ömrü askerlikle geçen Atatürk'ü ne için bedelli askerlik urğruna istismar ediyorsun daha çok izlenme için mi.? :))

Umarız anlamışsındır Kaan bey eski beyaz yaka bir entel plaza youtuber'ı olarak...


 

Noluyo Ya? kanalı sosyal sorumluluk konusunda hiç duyarlı değil, yolda otobanda araba yanlarından tırlar geçerken makara şamata yapmaktan tutun bir çok yanlışları var  ve izlenme için her şeyi kullanıyorlar.

Bu video da bunlardan birisi.

Videoda yasaklı ırk olan köpekleri çok normalmiş gibi, yavru hallerinin şirinlikleri üzerinden kullanıyor bir anlamda tanıtıyorlar ve sonucunda izleyici kitlesi olan gençlerde bunlara özenerek yaskalı cins edinerek insanların hayatını tehlikeye atacaktır.

Bu sebeple bu sorumsuz kanalı izlememenizi ve bu konuda eleştirinizi yorumlara yazmanızı rica ediyoruz.

Son 1 yılda 40 a yakın insanımızın köpek kaynaklı ve saldırılı ölümünden bihaber gibi davranan kanalı #izlenmez olarak etiketliyoruz.

Yasaklı Cins Köpekleri Özendiremezsiniz.

Noluyo Ya? kanalı sosyal sorumluluk konusunda hiç duyarlı değil, yolda otobanda araba yanlarından tırlar geçerken makara şamata yapmaktan tutun bir çok yanlışları var  ve izlenme için her şeyi kullanıyorlar.

Bu video da bunlardan birisi.

Videoda yasaklı ırk olan köpekleri çok normalmiş gibi, yavru hallerinin şirinlikleri üzerinden kullanıyor bir anlamda tanıtıyorlar ve sonucunda izleyici kitlesi olan gençlerde bunlara özenerek yaskalı cins edinerek insanların hayatını tehlikeye atacaktır.

Bu sebeple bu sorumsuz kanalı izlememenizi ve bu konuda eleştirinizi yorumlara yazmanızı rica ediyoruz.

Son 1 yılda 40 a yakın insanımızın köpek kaynaklı ve saldırılı ölümünden bihaber gibi davranan kanalı #izlenmez olarak etiketliyoruz.

 

Bazıları "korkutmayın insanları" diyorlar bu kadar, Naci Görür ve Celal Şengör gibi insanlar ise, "gerçek bu, korkacaklarla korksunlar" diyorlar ve bu arada işi fırsata çevirip daha çok abone izlenme olarak istifade etmeye çalışan KAFA TV de habire deprem konulu videolar yapıyor.

Şöyle düşünelim, hemen yapacak birşey olmadığı için insanları korkutup psikolojisini bozmanın da anlamı yok... 

Anksiyete alıp başını gidecek ve insanlar ilaç bağımlısı olacka SGK dahada batacak ve iş gücü ve verimliliğimiz çökecek...  

O zaman Övgün Ahmet ERCAN hocanon dediği gibi daha fazla insanları korkutmanın alemi yok.

At yalanları sayın elitist militarist pisboğaz Celal ŞENGÖR. 

Demek "yakışıklı bir deprem olsun" istiyorsun istanbul'da haa... 

65 yaşında 80 gösteriyorsun pisboğaz dede, az ye biraz da kafan insanlar için belki iyi yönde çalışır. 

#niyeya #izlenmez olarak etiketliyoruz.


Kafa TV Kafayı Depremle Bozdu! İnsanların Ruh Sağlığı ile Oynuyorlar

 

Bazıları "korkutmayın insanları" diyorlar bu kadar, Naci Görür ve Celal Şengör gibi insanlar ise, "gerçek bu, korkacaklarla korksunlar" diyorlar ve bu arada işi fırsata çevirip daha çok abone izlenme olarak istifade etmeye çalışan KAFA TV de habire deprem konulu videolar yapıyor.

Şöyle düşünelim, hemen yapacak birşey olmadığı için insanları korkutup psikolojisini bozmanın da anlamı yok... 

Anksiyete alıp başını gidecek ve insanlar ilaç bağımlısı olacka SGK dahada batacak ve iş gücü ve verimliliğimiz çökecek...  

O zaman Övgün Ahmet ERCAN hocanon dediği gibi daha fazla insanları korkutmanın alemi yok.

At yalanları sayın elitist militarist pisboğaz Celal ŞENGÖR. 

Demek "yakışıklı bir deprem olsun" istiyorsun istanbul'da haa... 

65 yaşında 80 gösteriyorsun pisboğaz dede, az ye biraz da kafan insanlar için belki iyi yönde çalışır. 

#niyeya #izlenmez olarak etiketliyoruz.



KAFA TV'nin İlber Oltaylı üzerinden halkımıza yürümesi bitmedi sıra şimdide Celal Şengör'de

Henüz halkımızın yaraları bu kadar taze iken bu videonun ne acelesi vardı?

Acelesi var çünkü çok izlenir çok para ve abone getirir diye düşünmüş olmalılar.

Malum kendi dışkısının tadına da bakan ve paşa seviciliği daha doğrusu militarizm ve darbe hayranlığı ile bilinen Celal Şengör diye bir jeologumuz var..

Kendisinin dünyaca ünlü olduğundan dünya çapında ir bilim adamı olduğundan bahsediliyor..?

Bu adam da aynı İlber Oltaylı gibi çok konuşup ama bir şey anlatmayan daha çok pop kültür ikonu olmaya çalışan biri ve kendisi çok küstah biri.

Ki, Celal Şengör'ün ne mal olduğunu "o kim ya?" diye aşşağıladığı bir diğer yer bilimcilerimizden Prof. Ahmet Ercan açıkladı bugün

Prof. Ahmet Ercan: “Celal Şengör'le bir gün karşılaştık. ‘İstanbul’da şöyle yakışıklı bir deprem olsun her tarafı yıksın geçirsin bu şehri yeniden kuralım’ dedi.

Böyle şey olur mu bütün insanlar ölecek dedim. ‘Temizlensin ya’ dedi.”


KAFA TVnin Deprem Fırsatçılığı ve Celal Şengör Küstahlığına Mecbur muyuz?


KAFA TV'nin İlber Oltaylı üzerinden halkımıza yürümesi bitmedi sıra şimdide Celal Şengör'de

Henüz halkımızın yaraları bu kadar taze iken bu videonun ne acelesi vardı?

Acelesi var çünkü çok izlenir çok para ve abone getirir diye düşünmüş olmalılar.

Malum kendi dışkısının tadına da bakan ve paşa seviciliği daha doğrusu militarizm ve darbe hayranlığı ile bilinen Celal Şengör diye bir jeologumuz var..

Kendisinin dünyaca ünlü olduğundan dünya çapında ir bilim adamı olduğundan bahsediliyor..?

Bu adam da aynı İlber Oltaylı gibi çok konuşup ama bir şey anlatmayan daha çok pop kültür ikonu olmaya çalışan biri ve kendisi çok küstah biri.

Ki, Celal Şengör'ün ne mal olduğunu "o kim ya?" diye aşşağıladığı bir diğer yer bilimcilerimizden Prof. Ahmet Ercan açıkladı bugün

Prof. Ahmet Ercan: “Celal Şengör'le bir gün karşılaştık. ‘İstanbul’da şöyle yakışıklı bir deprem olsun her tarafı yıksın geçirsin bu şehri yeniden kuralım’ dedi.

Böyle şey olur mu bütün insanlar ölecek dedim. ‘Temizlensin ya’ dedi.”



Bu aralar, başta koca koca yüksek eğitimli  insanlar basta olmak üzere, bir cok insan ağızlarına bir sakız almışlar ve salyalar akıtarak özel üniveristelerin çokluğundan bahsedip, çeşitli şekilde hakaretler ve alay ediyorlar bu üniversitelerdeki hocalar ve öğrencilere.

Neymiş efendim, çok fazla özel üniversite açılmış ve bunlarda hiç eğitim kalitesi yokmuş.

Bu öyle bir aptallık ki, bu yeni açılan üniveristelerle beraber mevcut eski üniversitelerin kendi aralarında kısa bir sürede, 5-10 yılda büyük bir rekabete girebileceğini ve böylece ülkemizde büyük bir eğitim kalitesinin olacağını sanıyorlar muhtemelen. Böyle bir aptallık olamaz. Bu kadar kısa süre de bu mümkün mü?

Bu kafayı böylece ayırt edip ayrı bir yere koymak gerek. Çünkü bu insanlar yeni dünyanın eski dinozorları...

Bu insanlar öncelikle serbestleşmeden yani  öğrencilerin ve eğitim özgürleşmesinden rahatsızlar ve eski militarist devletçi katı ve zalim eğitim sistemi savunuyorlar bir anlamda. Çünkü kendileri bu zalim devletçi eğitimin cefasını çektiler ve herkes çeksin istiyorlar.

Bu büyük bir ahmaklık ve kıskançlık.

Öncelikle ilkesel yani demokrasi ve özgürlükler olarak bakmak gerekirse, bu insanların "eğitimin ticareti olmaz eğitim tek bir yere yani devlete bağlı olmalı ve özel üniversite olmamalı" şeklinde bakışları da son derece faşizan bir şey.

Ne yani birisinin  Edebiyat, Tarih, Otelcilik ve Gastronomi veya fen bilimlerini Fizik ve Kimyayı yüksekokul seviyesinde öğrenmek için, akıl ve bilimle daha önemlisi özgürlük ve demokrasi ile yönetilmeyen, tamamen veya kısmen mevcut iktidarın siyasi ideolojileriyle yönetilen devlet üniversitelerine mecbur olması ve devletin kurumları olan YÖK veye Milli Eğitim Bakanlığı'nda izin mi alması veya devletin üniversite sınavına tabi olması mı gerekiyor?

Böyle eski dar kafalı faşist bir bakış açısı olabilir mi şu çağda?

Size ne bundan hem, birileri devletin koyduğu sınavda ilk 100 -200 bin artık devlet üniveritesi kontenjanına giremiyor diye parasını vererek  istediği eğitimi özel üniversitelerden alamaz mı?

Neymiş efendim, dünyada en gelişmiş ülkelerde yeni ve özel üniversite açılmazmış.

Hani Covid başladığında kapanmaya gerek yok, "sürü bağışıklığı" diyen İngiltere eğitimi mi çok ileri. Eğer ileri ise neden bir pandemide bir aşı konusunda zortladılar tüm batı olarak.

Demek ki, mevcut eğitim düzeni de gelişmiş değil tüm dünyada.

Bu kafa işte maalesef dünyayı ve hayatı anlamıyor mahvediyor. Çünkü istiyorlarki biz akademisyenler azınlık elit toplum üstü bir sınıf olalım ve herkes bizim ağzımıza baksın.

Zamanı geri sarsak ve 100 yıl geri gidip tüm batı ve tüm dünyada eğitimi ideolojilerle yönetilen faşist devlet kafalarından kurtarıp serbestleştirseydik bugün dünya muhtemelen çok daha farklı ve gelişmiş adil bir yerde olurdu.

Çünkü üniversiteler devlet veya özel olsun, hiçbirisi sadece eğitim yeri değildir; aynı zamanda oinsanların sosyal ve bilişsel gelişim ve hayat tarzını ifade etme ve demokrasi ve medeni bir yaşam için birer referans ve gelişim noktasıdır.

Neymiş efendim, bu özel üniversiteler belli cemaatlar ve tarikatlara yakın olan sermayeler ve ideolojilerde olan insanlarınmış ve tehlikeliymiş.

Olsun arkadaş o da olsun. Her telden ideolojiden üniveristeler olsun ki insanlar seçsin ve bunlar aralarında bir rekabet etsin ve eğitim kadar başka konularda fikirler üretilsin ve bir sinerji veya fikir çatışması yarışı olsun.

İçerik Sponsoru : https://www.xseyler.com/2022/09/yeni-kurulan-ozel-universitelere-hakaret-etme-hocalarini-ogrencilerini-asagilama-fasistligi..html

Özel Üniversitelere Sövmek Moda Oldu! Üstelik Akademisyenler Tarafından


Bu aralar, başta koca koca yüksek eğitimli  insanlar basta olmak üzere, bir cok insan ağızlarına bir sakız almışlar ve salyalar akıtarak özel üniveristelerin çokluğundan bahsedip, çeşitli şekilde hakaretler ve alay ediyorlar bu üniversitelerdeki hocalar ve öğrencilere.

Neymiş efendim, çok fazla özel üniversite açılmış ve bunlarda hiç eğitim kalitesi yokmuş.

Bu öyle bir aptallık ki, bu yeni açılan üniveristelerle beraber mevcut eski üniversitelerin kendi aralarında kısa bir sürede, 5-10 yılda büyük bir rekabete girebileceğini ve böylece ülkemizde büyük bir eğitim kalitesinin olacağını sanıyorlar muhtemelen. Böyle bir aptallık olamaz. Bu kadar kısa süre de bu mümkün mü?

Bu kafayı böylece ayırt edip ayrı bir yere koymak gerek. Çünkü bu insanlar yeni dünyanın eski dinozorları...

Bu insanlar öncelikle serbestleşmeden yani  öğrencilerin ve eğitim özgürleşmesinden rahatsızlar ve eski militarist devletçi katı ve zalim eğitim sistemi savunuyorlar bir anlamda. Çünkü kendileri bu zalim devletçi eğitimin cefasını çektiler ve herkes çeksin istiyorlar.

Bu büyük bir ahmaklık ve kıskançlık.

Öncelikle ilkesel yani demokrasi ve özgürlükler olarak bakmak gerekirse, bu insanların "eğitimin ticareti olmaz eğitim tek bir yere yani devlete bağlı olmalı ve özel üniversite olmamalı" şeklinde bakışları da son derece faşizan bir şey.

Ne yani birisinin  Edebiyat, Tarih, Otelcilik ve Gastronomi veya fen bilimlerini Fizik ve Kimyayı yüksekokul seviyesinde öğrenmek için, akıl ve bilimle daha önemlisi özgürlük ve demokrasi ile yönetilmeyen, tamamen veya kısmen mevcut iktidarın siyasi ideolojileriyle yönetilen devlet üniversitelerine mecbur olması ve devletin kurumları olan YÖK veye Milli Eğitim Bakanlığı'nda izin mi alması veya devletin üniversite sınavına tabi olması mı gerekiyor?

Böyle eski dar kafalı faşist bir bakış açısı olabilir mi şu çağda?

Size ne bundan hem, birileri devletin koyduğu sınavda ilk 100 -200 bin artık devlet üniveritesi kontenjanına giremiyor diye parasını vererek  istediği eğitimi özel üniversitelerden alamaz mı?

Neymiş efendim, dünyada en gelişmiş ülkelerde yeni ve özel üniversite açılmazmış.

Hani Covid başladığında kapanmaya gerek yok, "sürü bağışıklığı" diyen İngiltere eğitimi mi çok ileri. Eğer ileri ise neden bir pandemide bir aşı konusunda zortladılar tüm batı olarak.

Demek ki, mevcut eğitim düzeni de gelişmiş değil tüm dünyada.

Bu kafa işte maalesef dünyayı ve hayatı anlamıyor mahvediyor. Çünkü istiyorlarki biz akademisyenler azınlık elit toplum üstü bir sınıf olalım ve herkes bizim ağzımıza baksın.

Zamanı geri sarsak ve 100 yıl geri gidip tüm batı ve tüm dünyada eğitimi ideolojilerle yönetilen faşist devlet kafalarından kurtarıp serbestleştirseydik bugün dünya muhtemelen çok daha farklı ve gelişmiş adil bir yerde olurdu.

Çünkü üniversiteler devlet veya özel olsun, hiçbirisi sadece eğitim yeri değildir; aynı zamanda oinsanların sosyal ve bilişsel gelişim ve hayat tarzını ifade etme ve demokrasi ve medeni bir yaşam için birer referans ve gelişim noktasıdır.

Neymiş efendim, bu özel üniversiteler belli cemaatlar ve tarikatlara yakın olan sermayeler ve ideolojilerde olan insanlarınmış ve tehlikeliymiş.

Olsun arkadaş o da olsun. Her telden ideolojiden üniveristeler olsun ki insanlar seçsin ve bunlar aralarında bir rekabet etsin ve eğitim kadar başka konularda fikirler üretilsin ve bir sinerji veya fikir çatışması yarışı olsun.

İçerik Sponsoru : https://www.xseyler.com/2022/09/yeni-kurulan-ozel-universitelere-hakaret-etme-hocalarini-ogrencilerini-asagilama-fasistligi..html


Küfür ve mizah elbette içiçedir ama dozu, yeri ve şekli önemli. 

YouTube kanallarında şu aralar artan bir küfürlü diyaloglar söz konusu... 

Ve konuşan herkes sanki en samimi ortamında evinde eşi veya arkadaşı ile veya sanki futbol tribünündeymiş gibi davranıyor ve işin kötüsü böyle konuşmazsa anlaşılmayacağını ve dikkat çekmeyeceğini düşünüyor gibiler..

Bu öncelikle sanıldığı gibi dikkat çeken, normal ve nitelikli veya çok izlenirliğe etki eden bir şey değil. Kısaltılmışını söyleyelim mesela amk. gerçi bunun sözlü olarak yaptıkları için kısa halini de kullanmıyorlar direk uzun uzun kullanıyorlar.

Netflix vb. online film kanallarının da etkisiyle artık böyle konuşmazsan, o zaman bu işi cesurca ve özgür yapamıyorsun boyutuna geldi. 

İşin kötüsü buna alet olan kadınlarda oluyor. Evet bu küfürlerin çoğu ve hepsi eril küfürler... "Hay içine s..çayım" vesaire şeklinde çeşitlemelerde yok, cinsiyetsiz küfürlerde de değil, direk kadına yapılan cinsel küfürler üzerinden dönüyor her şey.

Bu kanalda da bu videoda göreceğiniz üzere artık bu sistemli bir hale getirilmiş ve bu eril küfürler yetmemiş gibi şaka ve soruya vesaire dönüşmüş durumda. 

Yapmayın gençler hele he 20'yi 25-30 aşmış koca adamlar yapmayın. 

Tamam, Cem Yılmaz buna otorite olarak fetva verdi diye sizler bunu sürekli yapmak zorunda değilsiniz! Kaldı ki, onun yaptığı bir film ve konseptinde o karakterler o küfürlü tarzı benimseyen tipler. Sizin süreki ehr youtube videosunda sosyal ve bireysel hayatta kabul görmeyen bu çirkin dili insanlara sürekli sunmanız gerekmiyor.

Bu sizi daha komik daha cesur veya ankaşılır yapmıyor. Eril küfürler sizi sadece barzo ve medeni olmayan insanlar yapıyor en basit tabiriyle... Dahası sizi eril bir faşist yapıyor. Eril faşist nedir mi ? Boşver... Boşver me.. Öğren.

Videoyu #izlenmez #kötüperformans #kötüstil ve #niyeyadedirtenler olarak etiketliyoruz.

Eril Faşistler Sizi! Yapmayın Şunu Artık.


Küfür ve mizah elbette içiçedir ama dozu, yeri ve şekli önemli. 

YouTube kanallarında şu aralar artan bir küfürlü diyaloglar söz konusu... 

Ve konuşan herkes sanki en samimi ortamında evinde eşi veya arkadaşı ile veya sanki futbol tribünündeymiş gibi davranıyor ve işin kötüsü böyle konuşmazsa anlaşılmayacağını ve dikkat çekmeyeceğini düşünüyor gibiler..

Bu öncelikle sanıldığı gibi dikkat çeken, normal ve nitelikli veya çok izlenirliğe etki eden bir şey değil. Kısaltılmışını söyleyelim mesela amk. gerçi bunun sözlü olarak yaptıkları için kısa halini de kullanmıyorlar direk uzun uzun kullanıyorlar.

Netflix vb. online film kanallarının da etkisiyle artık böyle konuşmazsan, o zaman bu işi cesurca ve özgür yapamıyorsun boyutuna geldi. 

İşin kötüsü buna alet olan kadınlarda oluyor. Evet bu küfürlerin çoğu ve hepsi eril küfürler... "Hay içine s..çayım" vesaire şeklinde çeşitlemelerde yok, cinsiyetsiz küfürlerde de değil, direk kadına yapılan cinsel küfürler üzerinden dönüyor her şey.

Bu kanalda da bu videoda göreceğiniz üzere artık bu sistemli bir hale getirilmiş ve bu eril küfürler yetmemiş gibi şaka ve soruya vesaire dönüşmüş durumda. 

Yapmayın gençler hele he 20'yi 25-30 aşmış koca adamlar yapmayın. 

Tamam, Cem Yılmaz buna otorite olarak fetva verdi diye sizler bunu sürekli yapmak zorunda değilsiniz! Kaldı ki, onun yaptığı bir film ve konseptinde o karakterler o küfürlü tarzı benimseyen tipler. Sizin süreki ehr youtube videosunda sosyal ve bireysel hayatta kabul görmeyen bu çirkin dili insanlara sürekli sunmanız gerekmiyor.

Bu sizi daha komik daha cesur veya ankaşılır yapmıyor. Eril küfürler sizi sadece barzo ve medeni olmayan insanlar yapıyor en basit tabiriyle... Dahası sizi eril bir faşist yapıyor. Eril faşist nedir mi ? Boşver... Boşver me.. Öğren.

Videoyu #izlenmez #kötüperformans #kötüstil ve #niyeyadedirtenler olarak etiketliyoruz.


Gene aynı hata; fitnecileri ve hainleri toplumda marjinalleştirmek yerine öne çıkarıyoruz. Böyle böyle hainlik demokrasi adı altında giderek meşrulaştı ülkemizde.

Dünyanın neresinde olursa olsun, ülkelerde terörizmle mücadele de bir şey esastır, o da terörü terörizm yanlılarını yok sayarak öne çıkarmayarak marjinalleştirmek yani teröre hizmet edecek her şeyi öne çıkarmamaktır.

Türkiye de kendini akıllı sanan bazı zavallılar maalesef bunu yıllardır es geçiyorlar ve demokrasi diyerek tüm hain ve fitnecilere en geniş söz hakkını tanıyorlar.

Maalesef geldiğimizde noktada hala bunu yapanlar var.. Terörist başı Öcalan'ı ilk sorgulayan albayın oğlu Oğuzhan Uğur'da buna dahil. Bu tür tehlikeli konulara iyi niyeti ama tüm cehalet ile böyle dalıp demokrasi diyerek pkklı teröristleri savunanların reklamını yaptırabiliyor.

Amaç birazda belli milyonlarca kez izlenmek; şehidin/ailesinin onurunu korumak değil asla.

Bu cüretide muhtemelen babasının kariyerinden alıyor belki bilinmez ama kendini önemli sanıyor çok açık ve cesur ve demokrat olduğunu sanıyor. .

Bu Oğuzhan Uğur'un wikipedia profiline bir bakın lütfen. Ünlü olmak için yapmadığı şey kalmamış. Şarkı mı söylememiş filmi oyunculuğu mu yapmamış.. Bu adamda her numara var.

Aklınca şimdide kendine bir misyon edinmiş siyaset tartıştırıyor halka ve siyasetçilere ve aklınca diyalogla bir çözüm bulup bitirecek terörü.

Tüm şehitlerimizin aileleri ve kanları adına yazıklar olsun demekten başka bir şey demeye gerek yok aslında

Kendinize saygınız yok anladık, 19 yaşında hayatı yiten şehitlerimize saygınız olsun,


Oğuzhan Uğur u ve BABALA TV yi Neden İzlememelisiniz?


Gene aynı hata; fitnecileri ve hainleri toplumda marjinalleştirmek yerine öne çıkarıyoruz. Böyle böyle hainlik demokrasi adı altında giderek meşrulaştı ülkemizde.

Dünyanın neresinde olursa olsun, ülkelerde terörizmle mücadele de bir şey esastır, o da terörü terörizm yanlılarını yok sayarak öne çıkarmayarak marjinalleştirmek yani teröre hizmet edecek her şeyi öne çıkarmamaktır.

Türkiye de kendini akıllı sanan bazı zavallılar maalesef bunu yıllardır es geçiyorlar ve demokrasi diyerek tüm hain ve fitnecilere en geniş söz hakkını tanıyorlar.

Maalesef geldiğimizde noktada hala bunu yapanlar var.. Terörist başı Öcalan'ı ilk sorgulayan albayın oğlu Oğuzhan Uğur'da buna dahil. Bu tür tehlikeli konulara iyi niyeti ama tüm cehalet ile böyle dalıp demokrasi diyerek pkklı teröristleri savunanların reklamını yaptırabiliyor.

Amaç birazda belli milyonlarca kez izlenmek; şehidin/ailesinin onurunu korumak değil asla.

Bu cüretide muhtemelen babasının kariyerinden alıyor belki bilinmez ama kendini önemli sanıyor çok açık ve cesur ve demokrat olduğunu sanıyor. .

Bu Oğuzhan Uğur'un wikipedia profiline bir bakın lütfen. Ünlü olmak için yapmadığı şey kalmamış. Şarkı mı söylememiş filmi oyunculuğu mu yapmamış.. Bu adamda her numara var.

Aklınca şimdide kendine bir misyon edinmiş siyaset tartıştırıyor halka ve siyasetçilere ve aklınca diyalogla bir çözüm bulup bitirecek terörü.

Tüm şehitlerimizin aileleri ve kanları adına yazıklar olsun demekten başka bir şey demeye gerek yok aslında

Kendinize saygınız yok anladık, 19 yaşında hayatı yiten şehitlerimize saygınız olsun,


Diğer Projelerimiz